Ben Nurcan telefonda seni boşlatmamı istermisin ,Numaramı Tıkla Ara
0035 351 57 32

İlk defa birine götten verdim

Merhaba arkadaşlar ben 23 yaşında bir bayanım evliyim kocamı çok seviyorum ama karşıma biri tesadüfen çıktı ve onunla bir kere beraber oldum ama şimdi o uzakta ve ben yine çok özlüyorum.şimdi konuya giriyorum iyi okumalar.Öyle çok özlüyor öyle çok arzuluyordum ki onu “ ben gideceğim” dedim kendi kendime. Ama bu nasıl olacaktı? Hem yalnız gidemezdim, hem de esaslı bir sebep olmalıydı.. İlişkimizden haberdar olan tek arkadaşım sırdaşım.. onun yardımına ihtiyacım vardı. Biz türlü bahanelerle durumlarımızı ayarladık.. oradaki bir arkadaşını görmeye gidecektik. Sıra Yavuz’a bu konuyu söylemeye geldi. Aslında benim aklımdan geçen bir sürprizdi. Onu görememeyi bile göze alıp doğrudan onun şehrine gitmek, aniden karşısına çıkmak, yüzünde merak ettiğim o ifade.. Bunlar, sevgilime de söylediğim gibi, benim ömrümde yaptığım belki de yapacağım en cesurca en çılgın hareket olacaktı. Ama haber verip gitmek sanırım daha münasip olanıydı. O da durumlarını ayarlamak isterdi elbette. Zor durumda kalmasını istemezdim. Telefonda geleceğimi söylediğimde duyduğu mutluluğu hissedebilmiştim. O hafta günler geçmek bilmedi.Pazartesiden Cumaya geçen en uzun haftaydı sanki.. Cuma gece 1’de hareket edecek otobüsümüz sabah 8’de orada olacaktı. Yol boyunca onu, onunla geçirdiğimiz zamanları düşündüm hep. Bizi bir arada tutan şey yalnızca cinsellik olamazdı..Ben her şeyden önce ona gerçekten saygı ve hayranlık duyuyordum. Benim için çok özel biriydi o. Bazen iki muhalif tartışmasına dönen sohbetlerimizden çok şey öğrendim. Bir şey olurdu “ bunu hemen ona anlatmalıyım onunla konuşmalıyım” derdim, bazen de nedensiz yere özlerdim sesini sohbetini. Onunlayken kendimi çok rahat hissediyordum, genelde tutkulu bir kadın, bazen küçük nazlı bir kız, bazen ağzı bozuk bir erkek çocuğu olurdum.. bazen annesinin şefkatiyle severdim onu .. en çok sevdiğim de bu adamı güldürmekti. Bu düşüncelerle sabahı ettim. Otobüsümüz terminale girince telefonum çaldı. Arayan Yavuz’du..Geç kaldığını düşünmüş aslında ama aynı anda orada olmuştuk. Kendime bir çeki düzen vermeliydim ve lavaboya gidip öyle geleceğimizi söyledim. İşte.. uğruna gözümü kırpmadan km’lerce yol geldiğim adam karşımdaydı. Onu görünce bir kez daha anladım ne kadar çok özlediğimi. Selamlaştık, yanaklarının dudağına yakın kısımlarından öptüm onu.Arabada, kahvaltı yapacağımız yere gidene dek sohbet ettik, oradan buradan lafladık. Her gün dakikalarca telefonda konuşmalara doyamadığım, uzun uzun fotoğraflarına baktığım adam yanımdaydı.. izliyordum onu..elleri, yüzü,konuşması, gülüşü.. gerçek olmasını çok istediğim bir rüya gibiydi.. Tuhaf bir şekilde ne açlık ne uykusuzluk ne de yorgunluk hissediyordum.. İsteğim bir an önce onunla olmak, tutkusuyla yanıp tutuştuğum bedenine hükmetmekti. Birkaç saat sonra bizim için kiraladığı eve geldik. Yeni döşenmiş, tertemiz bu ev bir salon ve yatak odasından ibaretti. Bir an önce bizi baş başa bırakmak isteyen düşünceli arkadaşım “ben yatıyorum” deyip salondaki koltukta yerini hazırlamıştı bile. Odaya geçip kapıyı kapadığımız an kısa bir bakışmadan sonra sarılıp öpüşmeye başladık.Bu öylesine tutku dolu bir öpüşmeydi ki bir ara gerçekten nefesimin kesildiğini sandım. Biran önce üzerimizdekilerden kurtulmak istercesine ben sabırsızlıkla ve heyecandan titreyen ellerimle gömleğinin birkaç düğmesini açmayı başarabilmiştim. Dudaklarımızı sanki aradan geçen ayların verdiği hırsla öpmeye devam ediyorduk. Kazağımı çekip çıkardı. Demirli s*tyenlerden hoşlanmadığını bildiğim için demirsiz full dantel bir büstiyer giymiştim. Öpüşmemize ara vermemeye özen göstererek birbirimizi soymaya devam ediyorduk. Dudaklarını bir an bırakırsam sanki telafisi olmayan kayıp bir zaman geçirecekmişiz gibi geliyordu. Kemerini açmaya çalışıyordum bir yandan acele hareketlerle. Sadece alt iç çamaşırlarımız kaldığında üzerimizde birbirimizi sardık.. Teninin sıcaklığını hissettim. Kalp atışlarımız ve isterik nefeslerimiz odada duyulan tek sesti. Ellerim boynunda, dudaklarını bir süre daha öptükten sonra ben yavaş hareketlerle göğsüne göbeğine küçük öpücükler kondurarak çökmeye başladım. İsteğim onun tadına bakmaktı. Boxer ını indirip çıkardığımda deyim yerindeyse kafesinin kapısını açıp onu özgür bırakmıştım sanki. Az önce ayakta öpüşürken sertliğini hissettiğim, kendime doğru iyice çektiğim aleti şimdi tam da ağız hizamda duruyordu. Önce elimle dokundum. Yavuz.. bu aşk adamı.. çoktan küçük çığlıklar atmaya başlamıştı bile.Çünkü ona neler yapabileceğimi daha önceden biliyordu. Tadını kokusunu çok sevdiğim bu şeyi önce dudaklarımın çevresinde bir gezdirdim. Nefesimin sıcaklığını hissettirdim ona. Sonra dudaklarımın arasına alıp bir süre emdim onu. Daha sonra dilim ve dudaklarım benden tamamen bağımsız bir şekilde hareket etmeye başladı. Yavaş başlayıp gittikçe hızlanan bu tempoda ellerim bacaklarında, poposunda bazen de t*şaklarında gezinirken, dilim ve dudaklarım aldığı bu hazzın zevkini sürüyordu. Erkeğim de dayanamamış olacak ki o da çöktü yere, dudaklarımı aldı dudaklarına. Elleriyle m*melerimi sırtımı p*pomu o pozisyonda dokunabildiği her yerimi ivedi hareketlerle okşamaya başladı. Belki orada öylece dizlerimizin üzerinde gardırobun önünde dakikalarca sevişecektik, ben onu elinden tutup yatağa çekmeseydim. Önce yan yana uzandık. Kollarımızı ve bacaklarımızı kenetleyip öpüşmeye devam ettik. Bu dudaklar.. Gerçekten tarifi imkânsız bir zevk veriyordu bana. Çenesini yanaklarını yüzünün her yerini öpüyordum. Sonra bir hamlede doğrulup onun üzerine oturdum. Bu şekilde erkeğimi doyasıya sevebilecektim. Ellerimi ellerine geçirip boynuna gömdüm yüzümü.. Boynunu dudaklarımın arasına alıp bırakıyor, emiyor, yalıyordum. Bunu ikimiz de çok severdik. Hiç usanmadan dakikalarca boynunu kulak memelerini emebilirdim. Bu sırada artık her ikimiz de birbirimizin ıslaklığını hissedebiliyorduk. Sıranın kendilerine gelmesi için sabırsızlanan cinsel organlarımız kendilerini sıcaklıkları, sertlikleri ve ıslaklıklarıyla sanki bize hatırlatıyorlardı. Ama son bir şey.. şu durumdayken yapmadan geçemeyeceğim son bir şey daha vardı: g*ğüs uçlarını hafifçe ısırmak.Dilimle boynundan göğüs ucuna kadar geldim, çevresinde bir tur attıktan sonra dişlerimin arasına aldım.. acıdan değil ama zevktendi attığı bu çığlık..bundan emindim. Aynısını diğerine de yaptım.. sanırım bu artık bardağı taşıran son damlaydı.. Sevgilim beni tutup çekmiş ve üzerime çıkmıştı. Ve aslında saatlerdir bunun için sabırsızlandığımız şey, içime girip bana sahip olması.. evet işte o an.. gözlerimi kapadım.. her zerresini hissederek aldım onu içime.. g*ğsüme biriktirdiğim nefesimi boşalttım ve gözlerinin içine baktım:”öldüm sensizlikten” diyebildim sadece.. Sonrasında bedenlerimiz aşağı yukarı hareket eden pistonlar gibi bir ritim tutturdu. Birbirimize kâh aşk sözcükleri kâh edepsiz şeyler söylüyorduk. Bu bizi daha çok havaya sokuyor tempomuzu artırıyordu. Daha fazla dayanamayacaktım sanırım. Üzerimde kışkırtıcı hareketlerle gidip gelen bu adam bana org*zmların en güçlüsünü en çok mutluluk verenini yaşatıyordu. Ellerimi sırtına beline p*posuna geçirip daha çok çektim onu kendime. Kasılan ve titreyen vücudum “biraz daha” diyordu sanki “biraz daha”. Sonrasında gelen o rahatlama hissi, harika bir manzarayı izlemek için hedeflenen en yüksek tepeye ulaşmış olmakla eş değer bir yorgunluk ve bu yorgunluğa değecek bir ödül.. Kendime gelip gözlerimi açmam birkaç dakikayı bulmuştu sanırım. Bu adam.. neler yapıyordu bana böyle.. her seferinde hem aynı güzellikte hem de ilkmiş gibi olan bu duyguyu nasıl yaşatabiliyordu bana.. Yer değiştirmek istedim. Evet, şimdi sıra bendeydi.. erkeğimi mutlu etmek bana az önce yaşattığı güzelliklere karşılık vermek.. Onu rahatlatmak, bunu dudaklarımla yapmak istiyordum. Böylesinden ikimiz de çok keyif alırdık. Üste geçtim tekrar.. Kontrolü almayı seviyordum aslında. Bu, bana kadınlığımı hissettiriyordu. Islaklığımla dokundum Yavuz’a.. sertliğini hissetmek çok azdırıcıydı gerçekten. Tadını almak için sabırsızlanıyordum. Birden m*memi ağzına aldı. Diğerini de eliyle okşayıp sıkıyordu.Bu benim çok hoşuma gider, bunu bilirdi. Bazen emerek bazen dişleyerek bir m*memden diğerine geçiyor bana çığlıklar attırıyordu. Ben onun uzanmasını isteyerek bacaklarının arasındaki yerimi aldım. Islak görüntüsü ile iştahımı kabartan aletine şöyle bir dokundum. Dudaklarımla dokunduğumda ilk aldığım tat kendi tadımdı. Sonra kapadım gözlerimi. Kendimi sıkça bunu yaparken hayal ettiğim o güzel anın akışına bıraktım. M*me uçlarımı bacaklarına dokundurarak üzerinde yavaş hareketlerle gidip gelmeye başladım. En ucundan en köküne, en kökünden en ucuna kadar sömürerek emerek onu yerinden sıçratıyordum. Aldığı bu zevki görmek bana da iyi geliyor, daha da hırsla emiyordum bu zevk kancasını. Bazen dişlerimi biraz geçiriyor, sonra yeniden dudaklarımla dilimle onun zevk almasını sağlamaya devam ediyordum. Bu şekilde bir süre daha devam ettim.. sıklaşan nefesi ve daha yüksek çıkan çığlıklarının arasında “ geldim” diyebildi sevgilim.. Bir damlasını bile zayi etmemeye çalışırcasına ağzıma aktığını hissettiğim bu ılık sıvıyı son damlasına kadar yuttum. İlginç.. Biri bana bunu yaptığını anlatsa belki yapamayacağımı söylerdim. Ben bile onunlayken kendimi tanıyamıyordum doğrusu.İçimden bambaşka biri çıkıveriyordu. Biraz dinlenmemiz gerekiyordu. Temizlenip uzandık. Kollarının arasına yatıp ona sarıldığımda küçük öpücükler eşliğinde konuşup gülüşüyorduk. Bir şeyler yiyip içtik. Üzerinde hiçbir parfüm, koku, esans olmadığı halde öyle bir ten kokusu vardı ki çekiyordu beni. Kokusunu içime çeke çeke öpüyordum onu. Kolları, omzu, sırtı ,boynu, dudakları, elleri.. Aynı şekilde o da benim ruhumu okşar bir tavırda bütün içtenliğini hissettirerek karşılık veriyordu bana. Birden, sanki az önce onca efor sarf eden biz değilmişiz gibi büyük bir enerjiyle ikinci kez ama sanki ilkmiş gibi tekrar sevişmeye başladık. Kendimi üzerinde buldum. Dudaklarını boynunu g*ğüs uçlarını ısırırcasına emiyordum. Sertliğini hissetmeye başladığım erkekliği “hazırım” diyordu. Ama tüm vücudunun tadını çıkarmak hepsinin hakkını ayrı ayrı teslim etmekti niyetim. Ellerini arkaya kenetleyip gözlerinin içine “Seni bu dünya üzerinde en çok isteyen arzulayan kadın benim, en çok en güzel ben severim seni” dercesine bakıyordum. Erkeğim öylesine heyecanlı ve enerji yüklüydü ki bir yorgunluk emaresi göstermiyordu. Üstelik bu kez sanki daha bi kendine gelmiş gibi hareketleri sertleşmişti. M*me uçlarımı sıkıyor, dudaklarımı koparırcasına öpüyor, üzerimde iz bırakmak istediğini söyleyerek boynumu g*ğüslerimi emiyor-nitekim göbek deliğimin hemen altını emip kırmızılığı günlerce geçmeyen bir iz de bırakmıştı- ve evet yapmayı en çok sevdiği şeylerden biri p*pomu tokatlıyordu. Ben aslında bu şekilde sevilmeye alışık bir kadın değildim.Ama bu sertlik doğrusu hoşuma gidiyor, p*pomda gördüğüm beyaz tenimin pembeleşmesi bana Grey ve Ana’nın sevişmelerini hatırlatıyor beni daha da havaya sokuyordu. Karşımda sanki benden onlarca yaş büyük bir adam değil de, ilk deneyimini yaşamak için gelmiş heyecanlı aceleci toy bir delikanlı duruyordu. Bu şekilde istekli olması beni ayrıca motive ediyordu elbette. Ben çığlıkları duyulmasın diye dudaklarını dudaklarımla kapamaya çalıştıkça aldığı zevki göstermekten geri durmuyor bunu her hali ile belli ediyordu. Bu bir sevişme seansı değil de sanki bir dövüş sahnesi.. kim altta kim üstte belli olmuyordu. Vücutlarımızı örseleyerek seviyor, bu hiç de nazik olmayan eylemlerimizle sanki “ ben daha çok arzuluyorum seni” “ hayır,asıl ben..” der gibi olabildiğince üst seviyede tutuyorduk heyecanı. Hiç unutamadığım, aklıma geldikçe içimi titreten sahne.. aralıklarla bacaklarımın arasına geçerek, burnunu kl*torisime dayayıp diliyle içimde gezinmesi.. onu başından kendime doğru daha çok bastırarak aldığım hazzı katlamam.. Bulutların üzerinde gezindiğim zamanlardı sanki.Beni ikinci kez doruklara çıkarması çok da uzun sürmemişti. İçime girdiğinde bacaklarımı beline doladım. Böylelikle daha derinlerde hissediyordum onu. Nefes nefese ve iniltiler eşliğinde boşaldım. Bir süre daha üzerimde gidip geldi. İçimde bir kalp gibi attığını duyduğum bu kalın alet sanırım barındırdığı bu sıvı ağırlıktan kurtulmak istiyordu. Aklıma çantamdaki krem geldi. Yavuz’umu üzerimden itip kremi alarak elime boca ettim. Sırt üstü uzanmış erkeğim daha önceden tadını bildiği bu durumu fark etmiş ona yapabileceklerim için sabırsızlanmıştı. Kremli ellerimle onu yavaşça sıvazlamaya başladığımda dudaklarımız yeniden buluştu. Ben elimle aletini sıkıp bırakırken bazen kökünden ucuna kadar bazen de yalnızca başını okşarken ne kadar zevk duyduğunu karın kaslarının hareketlerinden görebiliyordum. Dudaklarını bırakıp boynunu emerken ona neler yaptığımı izlemek istiyor, bunu gerçekten çok güzel yaptığımı çok hoşuna gittiğini söyleyerek beni daha da hırslandırıyordu. Hızımı biraz daha artırarak daha seri ama oldukça özenli bir şekilde onu bir kez daha mutlu etmek istiyordum. Bu çılgın adamı orgazm anında susturabilmek gerçekten mümkün değildi. Çığlıklarının alt, üst, yan dairelerden duyulduğuna eminim.Aslında onun bu halini seviyordum. Bunu ona yapabiliyor olmak benim için bir başarı göstergesi gibiydi. Bu şekilde geçirdiğimiz 4-5 saatlik süre bize olduğundan daha kısa gelmişti tabii olarak. Ama bizim artık gitmemiz gerekiyordu. Beraber duşa girdik. Birbirimizi yıkadık.. Sonrasında kıyafetlerimizi giydirdik. Aynaya baktığımda öpülüp emilmekten kıpkırmızı olmuş dudaklarım olduğundan biraz daha dolgun görünüyordu. Boynum, yüzüm ve memelerim ise sakallarından tahriş olmuştu. Ertesi sabaha onun şehrinde kollarımda ve bacaklarımda sızılarla, tatlı bir yorgunlukla uyandım. Mükemmel geçen bir günün sonrasında bugün vedalaşmak zorundaydık. Öğleden sonra tekrar buluştuk. Beraber birkaç fotoğrafımız olsun istedim, o günlerden hatıra kalan. Keyifli bir sohbet eşliğinde benim belki yıllar geçse de unutamayacağım yemeğimizi yedik. Otobüsümüzün hareket saatine çok az kala terminale geldik. Vedalaşıp ayrıldık.Her şey çok güzeldi,harikaydı ama o gitikten sonra telefonla devamlı arayıp konuşuyoduk tekrar gelip seninle birlikte olacağım diyordu uzun zaman oldu ama gelmedi ama ben onu hep bekleyeceğim umarım beğendiniz.porno sex hikayeleri